Okuyucuya Not :Bu Yazı OULIPO kural altında yazılmıştır. Yazıda, sözcüklerin içinde Toplam 72 adet “KAR” kelimesi geçmektedir.
Fu “KAR”a
Camdaki buğulu kelebek krizalit idi. Önce içi KARardı. dev bir KARaltının içindeki zarftan çıKARdığı mektubu okudu. Tanelere baktı . KAR tanelerine . “Tane” diye tekrar edip, KAR kalktığında tohum toprakla buluşacak diye hayal etti. KARantinada çıtını çıKARmadan geçen günlerde, KARı koca arasında kana KARışır bazı sözcükler ve bazı KAR taneleri. Hepsi güzel, hepsi çiçek gibi. Böylesine güzel,baştan çıKARıcı bir tabiat tablosu adeta bir KARma sergi. Arasına KARbon kopya kağıdı konmuş insan icadı çoklarca sayfaya ve naKARatlara inat “biriciklik” hakim her daim. Bir de efKAR.
Rüzgâr KARayelden esiyordu. Sadece bir kaç dakika kapadı gözlerini .KARışık rüyalar gördü.Üşümüş donmak üzereydi neredeyse. Yüreğini ve bedenini ısıtmak için dokundurduğu el ve ayak parmak uçlarında KARıncalanma vardı. Başına musallat olan ağrıyı gidermek için alnını ovuşturdu. Katlanış şekillerini bozmaktan korKARcasına düşüncelerini hislerine saplıyordu KAR.
KARnı acıkmıştı. Lapa lapa yağıyordu KAR. Lapa olsa yerdi şimdi. KalKAR kalkmaz “Yola gideni uğurlayanlar ve yoldan geleni KARşılayanlar” isimli KARla kaplı merdiveni çıKARken bir dağ düşündü. Güvendiği bir dağ. KAR yağsa bir tek bu dağların üzerine düşmese diye.Düşünceler tabiata aykırı düşmezlerse,düş olmaktan çıkıp hakikat olurlardı.
Sahilde sadece bir kaç KARga , suda bir batıp bir çıkan KARabataklar ve KARgo gemisi vardı. KARpuz kabuğu sudan çıkmış, KARanfil mevsimi çoktan geçmiş ,KARakış gelip bastırmış, gece sabaha KARşı, taneler irileşmişti.
O sabah martılar yerine KARgalarla selamlaştı. KARton bir koli içinde KARda henüz doğum yapmış köpeği ve yavrularını kuytu ve sıcak bir köşeye aldı.
KAR , yuKARıdan aşağıya doğru tane tane fakat göründüğünden daha KARmaşık yağıyordu,onu KARşılayan coşku ve hüzne tebessüm etti.
Çocukluğunda KAR mevsimlerinde yaşanan aKARyakıt sıkıntısını hatırladı.Sonra da KARda üşüyen çocukları , fuKARaları ,sığınmacıları ve onları gözden çıKARmış istirâhate çekilmiş insan topluluklarını . KARdeşi KARdeşe kırdırarak KARiyer basamaklarında yükselen, alaKARte menüsünü sofrasından eksik etmeyen, mal ve ikbâl hırsı tükenmeyen OburDünyalıları.
Dallarından topaklanmış KAR dökülen ağaca, üzerinde “fuKARa” yazılı bir panKARt astı . Sonra çömelerek KARe şekil çizip içine ‘Müslüman KARdeşler’ yazdı bir küçük çocuk KARda. Çelimsiz bedeniyle çöp konteynırlarını KARıştırmaya başladı. FedaKAR bir anne kolları sarsa şimdi diye geçirdi içinden.
Sen dün uyurken de bu sözcükleri sayıkladın dedi diğer çocuk. KARdaki yazıyı silip “Müslümanlar KARdeştiler” yazdı. Paltosunun içine giydiği polar onu yeterince ısıtıyordu, mantosunun düğmelerini çözüp çıKARdı ve bir başka çocuğa verdi.
Annesi muhalifler tarafından katledilmiş ve bir başka aile ile birlikte göçmüş ,kendisini dilendirmeye çalışanların elinden kaçmış Suriyeli çocuk paltoyu giyerken sordu “ Onları Allah’a şikayet etmememiz için geçerli bir mâzeretleri var mı ?”
Kendi çıKARları ve ihtiyaçları ile sınırlı olmayan bir çalışma,üretme ve yardımlaşma gayretindeki , çevresindeki insanların iyiliğine,refahına mutluluğuna katkı sunan ve KARşılık beklemeyen gözü KARa güzel insanların varlığı ve dostluğu yaşamın anlamını güçlendiriyordu.
Biraz geçmişi biraz günü KAR tanelerinde KARıştırıp her daim KARamsarlığa arkasını dönen müstesnâ KARarlılığını diğer çocuğun yüzüne baKARak göstermeliydi. Avucunda bir anahtarla saklandı KARların koynuna.
H.Çiğdem Yorgancıoğlu
Comments