Latest

ÇOCUK İSTİSMARINA CEZA HUKUKU VE PRATIKLERİ OZELİNDE FARKINDALIK TEMELLİ, ÖNLEYİCİ YAKLAŞIM ADIMLARI

Articles/makaleler

  /   988   /   21 February 2018, Wednesday

 Print
ÇOCUK İSTİSMARINA CEZA HUKUKU VE PRATIKLERİ OZELİNDE FARKINDALIK TEMELLİ, ÖNLEYİCİ YAKLAŞIM ADIMLARI Cigdem Yorgancioglu

  

ÇOCUK İSTİSMARINA CEZA HUKUKU VE PRATIKLERİ OZELİNDE

FARKINDALIK TEMELLİ, ÖNLEYİCİ YAKLAŞIM ADIMLARI

Çiğdem Yorgancıoğlu

http://www.cigdemyorgancioglu.org/

 

21 Şubat 2018   TSİ   : 03: 44  AM 

 

child abuse

 

Fotograf :  https://blogs.timesofindia.indiatimes.com/inside-politics/why-we-all-need-to-come-together-to-end-child-sexual-abuse/

 

 

Türkiye Psikiyatri Derneği'nin yaptığı araştırmanın  2017 verilerine göre dünyada son 10 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısı 250 bin civarında.  Şiddeti Önleme ve Rehabilitasyon Derneği ile Acıbadem Üniversitesi Suç ve Şiddetle Mücadele Uygulama ve Araştırma Merkezi [i]tarafından hazırlanan 2016  raporun, çocuklara yönelik istismarın geldiği boyutlara dair  ortaya çıkan    istatistikleri, çocuk istismarı vakalarında son 10 yılda yediyüz kat  artış yaşandığını göstermekte .Rapora göre, dünyada son 4 yılda çocuklara yönelik taciz veya şiddet uygulamaları  yüzde 90 arttı. Aynı rapor  istismar vakalarının tahminen yüzde 5’inin ortaya çıktığı yüzde 95’inin ise gizli kaldığını ortaya koymakta..Verilere göre, dünyadaki ensest ilişkilerin binde biri n ortaya çıkmakta ve yargı sürecindeki  4 tecavüz davasından biri   çocuklara ilişkin . Öte yandan , Adalet Bakanlığı  verilerine göre, ve tarihsel süreçlere bakıldığında  Adli Tıp Kurumu’na  çocuk cinsel istismarı vakalarıyla ilgili oldukça acıklı tablolar ortaya koymakta ve , gerçekleşmiş vakalardan yüzde 50’sinde, zihinsel engelli çocuğa istismarda bulunan kişiye mahkemenin indirim uygunması , iyi hal ve saygın tutum indirimlerinden mütevellit açılan toplam dava sayısı ile , karar çıkan dava sayısı arasında olduğu gibi diğer yandan karar çıkan dava ile  mahkûmiyet kararı sayısında makas giderek açılması , istismarcıların yarısından fazlasının  akraba, komşu gibi çocuğun tanıdığı kişiler olması hatta  istismarcıların yüzde 10’na  yakın bir kısmının  çocukla aynı evde yaşaması, yüksek cezasızlık oranları, mağdur çocukların cinsel istismarda bulunan kişilerle evlendirilmelerinin önünü açan geçmişten gelen yasal düzenlemelerin yarattığı sıkıntılar,.cinsel istismar vakalarında savcıların olay yeri incelemesi yapmaktan kaçındığı  veya bu yönde talimat verdiğine yöönelik söylentiler gibi trajik ve çarpıcı veri, bilgi ve haberlerin ana akım medyada kesintisiz akışı sadece çocuk hakları komisyonları, insan hakları komisyonları, kadın hakları komisyonları ya da genel anlamda  kamu vicdanını rahatsız etmekle kalmıyor aynı zamanda bu anlamda alınabilecek tedbirlerle ilgili bilinçlenmenin  ve   bilhassa da Cinsel istismar durumunda çocuğun menfaatine yönelik olarak onun haklarını  koruyan ebeveyn ve / veya kurumların  yargı sürecinin etkin şekilde  harekete geçirmesi konusunda ne yapmaları gerektiği konusundaki farkındalığını arttırmasının önemini ortaya koymaktadır. Bunların yanısıra çocuğun fiziksel temas olmaksızın istismar edilmesi halinde dava cinsel istismar yerine  cinsel tacizden açılması konusundaki kör noktalar ki buna en başta  ayartma olarak Türkçeye cevirebileceğimiz  "grooming" [ii]kavramının TCK da  tam olarak oturmamamsından kaynaklandğı öngörülen  ve cezasızlığa da yol açabilecek eksiklikler  mahiyetinde sıkça tartışılan unsurlar da yine Çocuğa yönelik istismalarların  değerlendirilmesi açısından önem arz etmektedir. Diğer yandan Anayasa Mahkemesi’nin çocuklara yönelik cinsel istismar suçuna verilecek cezayı belirleyen 103. maddesinin 2. fıkrasının Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesine hükmetmesi hususu uzunca bir dönem kamuoyu gündemindeki mevzulardan oldu.

 

 

Bu makale  Çocuğa yönelik cinsel istismar  özelinde etkili, caydırıcı yaptırımları temellendirmek için çocuğu tehdit eden her nevi  eylemi içererek suçu tanımlamanın ve mağdur çocuğun yargı sürecine dahil olması hasebiyle maruz kaldığı sekonder mağduriyetleri önlemeye yönelik bir anlayış ve bakış açısıyla  hukuki ve psikolojik  süreçlere dair bir farkındalık yaratma başlangıcı olarak kaleme alınmış olup gelecekte konuya yönelik . profesyonel bir yapılanmanın nasıl oluabileceği üzerne yazılacak yeni makalelere de ışık tutmayı amaçlamaktadır

 

 

 

 

 

 

Türk Ceza Kanunununun(   TCK m. 278 )uyarınca; [iii]işlenmekte olan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırıılmaktadır. Diğer yandan işlenmiş olmakla birlikte, sebebiyet verdiği neticelerin sınırlandırılması hâlen mümkün bulunan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılırır. Mağdurun onbeş yaşını bitirmemiş bir çocuk, bedensel veya ruhsal bakımdan özürlü olan ya da hamileliği nedeniyle kendisini savunamayacak durumda bulunan kimse olması hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza, yarı oranında artırılır. Mezkur  hükümle, işlenmiş bir suçun kovuşturulmasından ziyade  işlenmekte olan suçun ya da ortaya çıkardığı zararlı neticenin büyümesinin önlenmesi amacı güdülmektedir. Bu arada bunun bir istisnası  anlamında , işlenmekte olan veya işlenmiş olmakla birlikte neticesinin sınırlandırılmasına olanak bulunan suçun faili veya suç ortağı bu suçun faili olamaması da malumdur. Zira  bir kimsenin işlediği veya işlenmesine iştirak ettiği suç bakımından  bildirim yükümlülüğü altında olduğunu söylemek, bu kimsenin kendisini suçlayıcı beyanda bulunmaya zorlanamayacağı kuralının (nemo tenetur se ipsum accusare) inkarı anlamına gelirki bu bağlamda hiç kimsenin kendisini veya yakınlarını suçlayıcı beyanda bulunmaya zorlanamayacağına ilişkin hüküm açıktır.

 

İşlenmekte olan veya işlenmiş olan bir suçun varlığı halinde bu durumun yetkili makamlara bildirilmesi Hukuken bir zorunluluk olu  155 Alo Polis hattı, 156 Alo Jandarma hattı yanısıra , en yakındaki Polis Merkezine veyahut  Cumhuriyet Savcılığına bildirimde bulunulması gibi durumsal seçenekler mevcutken Şayet cinsel istismar şüphesi mevcutsa,i aile, kadın, çocuk, engelli, yaşlı, şehit yakınları ve gazilere yönelik hizmetler hakkında bilgilendirme ve yönlendirme sağlayan bir hat  olan  ve  Ayrıca İhmal, istismar ve şiddet vakaları veya töre ve namus cinayetlerinin önlenmesi için tedbir mahiyetindeki konulara da bakan Alo 183 aranmasında da fayda bulunmaktadır.  Ppsikolojik destek anlamında da baktığımızda Marmara Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi,Gazi Üniversitesi, Ankara Üniversitesi Çocuk Koruma Birimleri gibi üniversitelere bağlı Çocuk Koruma merkezleri mevcuttur ve bu merkezlerden tedavi ve rehabilitasyona ilişkin destek alınması imkan dahilindedir. . Ayrıca ÇAÇAV (www.cacav.net) Çocuklara Yönelik Ticari Cinsel Sömürüyle Mücadele Ağı (www.ctcs-mucadele.net) üyeleri ile iletişime geçilip yapılabilecekler konusunda danışmanlık almak da mümkündür. Bu meyanda Çocuğun yargı sürecinde psikolojik  açıdan korunması sorumluluğu soruşturma aşamasında polis ve savcılıktadır. Bu aşamada çocuğun ruh sağlığının bozulması veya etkilenmesi halinde Çocuk Koruma Kanunu 5. maddesi gereğince Çocuk Mahkemesinden Sağlık Tedbiri kararı aldırılmasını gerektirmektedir.

 

 

Çocuğun cinsel olarak ve bilhassa cinsel organla  duhul etmek  suretiyle istismar edilmesi durumunda  ilk 24 saatin ehemmiyet arz ettiği hatırlanmaldır zira bu süre geçtikten sonra istismara uğrayan çocuğun temel ihtiyaçlarını giderdikçe, genital bulguların pek çoğu kaybolacaktır. Bu anlamda  vakit kaybedilmemesi önemlidir ve hadisenin  öğrenilmesinden itibaren zaman kaybetmeksizin tercihen savcılığa suç duyurusu yapmak üzere başvuru yapılması gerekir. Şayet vaziyet mesai saatlerinden taşan bir durum arz ediyorsa veyahut  savcılığa erişimde sıkıntı varsa bu takdirde  çocuğu koruyanın  kendi oturduğu semtin bağlı bulunduğu emniyet şubelerine   karakola başvurmak suretiyle  suç duyurusunda bulunması önem arz etmektedir. Karakolda başvuru üzerine zaman kaybetmeden çocuğun Çocuk İzlem Merkezi’nde (ÇİM) kendi rızasını da alarak muayenesinin yapılması lüzüm eder.Bu minvalde,.çocuğun istismar edildiği esnada üzerinde bulunan iç çamaşırı ve kıyafetlerin de yanında getirilerek Adli Tıp Kurumu'nda inceleme yapılmak üzere adli makamlara verilmesi önemlidir.

 

 Çocuğun ifadesinin alınması hususunda ise evvela bu ifadenin ÇİM’de alınmasının  esas olduğu bilinmeldiri. Bu süreçte şayet çocuğun veya ailesinin bir avukatı yoksa çocuğa barodan ücretsiz bir avukat tayin edilmektedir. Cinsel istismar mağduru çocuğa ÇİM sürecinde psikolojik destek alması konusunda yönlendirme yapılmamışsa, çocuk hakkında sağlık tedbiri alınması bakımından çocuk savcılığına, çocuk polisine veya çocuk mahkemesine ihbarda bulunulması da mümkndür. .ÇİM olmayan illerde anılan  süreç Çocuk Şube Müdürlükleri’nde gerçekleştirilmeldir. Çocuk beyanının   yasa gereği mutlak surette sesli ve görüntülü kayda alınması gerekmektedir. Elbetteki bu süreçte mağdur çocuğun ifadesi alınırken yargı sürecinde psikolojisinin bozulmaması açısından mümkün mertebe çocuğu  örselemeyecek sorular yöneltilmelisi hususuna da dikkat edilmesi önemldir. Ayrıca şüpheli kamu kurumunda çocuklarla ilişkili bir meslek mensubu ise  derhal kuruma bildirimde bulunulması hususu da atlanmamalıdır.  Çocuk Şube Müdürlüğünde mağdur çocukla yapılacak görüşmeler sosyal çalışmacı tarafından gerçekleştirilir ve ayrıca bir sosyal inceleme raporu hazırlanır.

 

Yine çocuğun psikolojisi  bağlamında  ÇİM bünyesinde çalışan meslek elemanlarının ÇİM olmayan yerlerde Çocuk Şube Müdürlükleri, Çocuk Bürolarının psikolojik  tedbirleri sağlaması mümkündür. Zira istismara uğrayan çocuğun hipotetik açıdan psikolojisinin bozulacağı malumdur.. Çocuğun psikolojik olarak bir terapi sürecine yönlendirilmesi ve ailesinin de bu sırada fazla hassaslaşmış hissetmesi halinde ayrıca destek alması gerekebileceği de hatırlanmaldır. Kovuşturma evresinde, mahkeme sürecinde çocuğun sanık ile karşı karşıya gelmesine mani olunması hatta gerekirse heyetten özel olarak bu hususa dikkat edilmesinin tale edilmesi de önemlidir. . Çocuğun bir sosyal hizmet uzmanı veya psikolog ile görüşme yaptıktan sonra ifadesine geçilmeli, görüşme yapmadan ifadesi alınmasına izin verilmemeldir.

 

 

Derinlemesine ve[iv] disiplinlerarası bir bakış açısıyla ele alınıp, incelenmesini önemsediğim “Çocuk Hakları “ yazı dizilerimden Çocuğa Yönelik  Cinsel  İstismar konulu yazıların İlk bölümü  niteliğindeki bu  makalenin son sözünü de “ÇOCUK “kime denir kavramı üzerine bir kez daha düşünerek baskı , cebir, tehdit ,şiddet gibi uygulamalar  olmaksızın da çocukların  istismarının mümkün olduğu bir dünyada yaşadığımızı hatırlatarak tamamlayalım .  

 

 


[i] Suç Ve Şiddetle Mücadele Uygulama Ve Araştırma Merkezi​​​​ (ASUMA   http://www.acibadem.edu.tr/asuma

[ii] bir kişinin cinsel istismar fiilini gerçekleştirmeye ortam hazıralamak için çocukla internet ortamında cinsel içerikli sohbet etmesi  .

[iii] Türk Ceza Kanunu M. 278

 

Ref : http://www.bbc.com/news/topics/c46zkd8y97et/child-abuse

Çiğdem Yorgancıoğlu http://www.cigdemyorgancioglu.org/article/120/tarladan-okula-firindan-kutuphaneye-cigdem-yorgancioglu

https://www.hukukveekonomi.com/author/cigdemyorgancioglu/

Kaynak:

[i] Çiğdem Yorgancıoğlu Hukuk ve Ekonomi – https://www.hukukveekonomi.com/2017/09/01/kanayan-yara-cocuk-isciligi/

[ii] Çiğdem Yorgancıoğlu   Hukuk ve Ekononomi https://www.hukukveekonomi.com/2017/10/20/kadina-siddet-dilde-baslar-dilde-biter/

[iii] https://www.unicef.org/world-childrens-day/WCD_Data_analysis.pdf

Ref :Çiğdem Yorgancioglu   https://www.academia.edu/35191493/%C3%87OCUK_HAKLARINDAN_ANLAMAYANLARIN_HAKKINDAN_GELEN_D%C3%9CZENLEME_HAKKINDA_KONU%C5%9EMANIN_HAKLILI%C4%9EI_D%C3%9CNYA_%C3%87OCUK_HAKLARI_G%C3%9CN%C3%9CNE_%C3%96ZEL-Cigdem_YORGANCIOGLU

 

 

 

 

 

  

Comments